Sendikalı Kadınlardan Broşür: “Şiddetten arınmış işyeri istiyoruz”

xsendikal.guc.birligi_71282f8

Bianet’ten Çiçek Tahaoğlu, Sendikal Güç Birliği Kadın Platformu’nun hazırladığı broşür ile ilgili Petrol-İş Kadın Dergisi’nden Necla Akgökçe ile konuştu:
Erkek şiddeti sadece evde değil, işyerlerinde de yaygın bir sorun. İşyerinde kadınlara yönelik şiddet; fiziksel şiddet, mobbing ve/veya cinsel taciz şeklinde yaşanıyor.

Kuzey Amerika ülkelerinde her yüz kadından yedisi işyerinde cinsel tacize, beşi fiziksel şiddete uğruyor. Almanyada kadınların yüzde 93ü çalışma hayatlarında en az bir kere cinsel tacize uğradıklarını söylüyor.

Petrol-İş Kadın Dergisinden Necla Akgökçe, Türkiyede iş yerinde yaşanan şiddetin raporlanmadığını, bunun büyük bir eksiklik olduğunu belirtiyor.

“Yurtdışında işyerlerinde yaşanan şiddet ve taciz konusunda raporlama çalışmaları, anketler yapılıyor. Sendikalar da o raporlar temelinde mücadelelerini sürdürüyor.

“Türkiyede ise sendikaların kadınlar konusunda çok az çalışması var. Ancak özel günlerden önce broşürler, kitapçıklar dağıtılıyor.”

Her sektörde farklı şiddet türleri

Akgökçe, kadınların her sektörde farklı şiddet türleriyle karşılaştığını anlatıyor:

“Bizim sektörde vardiyalı çalışma çok yaygın. Vardiyalı çalışmada da servisler kadınları belli merkezlerde bırakıyor ve geceleri kadınlar birçok tehlikeyle karşılaşıyor.

“Havayolları direnişindeki kadın arkadaşlarımız ise en çok müşterilerin tacizinden şikayetçi. Hosteslere taciz çok yaygın ve yöneticiler, müşteri olan tacizcilerden yana tavır alıyor maalesef.”

“İktidar ilişkileri, işyerinde şiddette önemli bir faktör”

Akgökçe, işyeri hiyerarşisinin, eşitler arası yıldırma hareketlerinden daha ciddi sorunlara yol açtığını söylüyor:

“Birçok işyerinde Siz kadınsınız, kafanız basmaz, beceremezsiniz önyargısı yaygın. Kadınlar bunun dışında tartaklama, cinsel içerikli küfür gibi şiddet türlerine de maruz kalıyor.

“Üretimde çalışan kadınlar ustabaşının, ofiste çalışan kadınlar işveren ve işveren temsilcisinin tacizine uğruyor. İşyerinde yaşanan şiddet ve tacizde iktidar ilişkileri çok önemli bir faktör. Kadınlar da bu hiyerarşinin en altında yer aldığı için şiddete çok açık bir durumda kalıyorlar.

“Sonunda kadın tacize uğruyor, kadın işinden atılıyor.”

“Kadınlar yasalar arasında cirit atmak zorunda”

Peki işyerinde şiddete uğrayan kadın ne yapmalı?

Sendikal Güç Birliği Platformu Kadın Koordinasyonu, çalışan kadınlara bu konuda yardımcı olmak için yasa maddelerinin, arayabilecekleri merkezlerin telefon numaralarının ve bazı önerilerin bulunduğu bir broşür hazırladı.

Akgökçe yine de kadınlara yasaları, yeni düzenlemeleri yakından takip etmelerini öneriyor. “İş yerinde taciz ve şiddete yönelik bir yasa yok maalesef. Kadınlar yasaları bilmek, takip etmek, çeşitli yasalar arasında cirit atmak zorundalar.”

Broşürde, kadınların bu yasalar arasında nasıl “cirit atacağının” yolu da gösteriliyor:

Fiziksel şiddet

Fiziksel güç kullanılarak uygulanan şiddet türü­dür. Saldırı, tekmeleme, tokat atma, itme, sars­ma, çimdik atma, ısırma, boğazını sıkma, bir cisim fırlatma.

Şiddet nereden gelir?

İşyerinde şiddet bazen içeriden bazen de dışarıdan gelenler tarafından uygulanabilir.

İçeriden şiddet: Patronlar, üst yöneticiler, bazen de çalışma arkadaşlarından gelebilir.

Dışarıdan şiddet: Müşteriler, hastalar, hizmet alan­lar tarafından uygulanabilir.

İşyerinde şiddete en fazla maruz kalan meslek grupları:

Bakım ve danışmanlık hizmeti verenler

Hastane ve ilkyardım çalışanları

Geceleri açık olan işyerlerinde çalışanlar

Bar, otel, restoran çalışanları

Kadınların ağırlıklı olarak çalıştığı işkollarında, fi­ziksel şiddete maruz kalma oranı yüksektir.

Mobbing (Yıldırma)

İşyerlerinde iktidarı elinde bulunduran kişinin ya da grubun, diğerlerine ruhsal yollar kullanarak, uzun süreli sistemli baskı uygulaması, duygusal saldırı ve yıpratma yaratması olarak tanımlanabilir.

Bir davranışın mobbing sayılması için süreklilik arz etmesi, mobbingi yapan tarafla maruz kalanın “eşit güce” sahip olmaması, kurbanın durumla baş etmekte zorlanması gerekiyor.

ABDde kamu çalışanlarını kapsayan bir araştırmada, kadın çalışanların yüzde 42sinin, erkek çalışanların ise yüzde 15inin son iki yılda işyerinde duygusal tacize ve zorbalığa maruz kaldığı, İsveçte ise intiharların yüzde 15inin “yıldırma” kaynaklı olduğu ortaya çıkarılmış.

Ceza Kanununa göre işyerinde şiddet suçtur

Türk Ceza Kanununun 117. maddesinde; cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, iş ve çalışma hürriyetini ihlal eden kişiye, mağdurun şikâyeti halinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir.

Mobbing örnekleri

Yeterince çalışmamakla suçlama
Genç ve deneyimsiz olmakla suçlama, yaşlı ve işe yaramaz olmakla suçlama
Örgütün sunduğu olanaklardan yeterince yararlandırmama
Aşırı yük yükleme
Çalışana başaramayacağı işler yükleme
İş arkadaşlarının önünde küçük düşürme
Beceriksiz olmakla suçlama
Çalışanı diğer çalışanlardan ayırarak izole etme
Hakkında dedikodu yayma
Onu iş vermeyerek görmezden gelme, gereksizmiş gibi gösterme
Sürekli işten atmakla tehdit etme, telefonlarına ve e-postalarına cevap vermeme…
İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi Genelgesi

19 Mart 2011 günü Resmî Gazetede yayımlanan 27879 Sayılı Genelge ile mobbingin hem kamuya hem de özel sektöre ait işyerinde verimliliği azaltıp, işçi sağlığını tehdit ettiği tespiti yapılıyor.

“İşyerinde psikolojik tacizle mücadele öncelikle işverenin sorumluluğunda olup işverenler çalışanların tacize maruz kalmamaları için gerekli bütün önlemleri alacaktır” denilerek sorumluluk işverene veriliyor.

Genelgede “Toplu iş sözleşmelerine işyerinde psikolojik taciz vakalarının yaşanmaması için önleyici nitelikte hükümler konulmasına özen gösterilecektir” cümlesiyle sendikalara da sorumluluk yükleniyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde “Psikolojik Tacizle Mücadele Kurulu” kurulması veya işyerlerinde sendika ve işveren temsilcileriyle ortak farkındalık eğitimleri yapılması gibi bir dizi faaliyet yer alıyor.

Mobbing konusunda uygulamaya yönelik tek somut adım ALO 170 Mobbing Hattıdır.

Başvuracağınız yasal kaynaklar:

Türkiye hukuk sisteminde konuyla ilgili olarak başlı başına tüm unsurlarını içerir ayrı bir düzenleme söz konusu değildir. Ancak, bazı unsurları ile ilgili olarak doğrudan veya dolaylı yasal düzenlemeler mevcuttur.

* 2709 sayılı Anayasanın 17. maddesinde kimseye işkence ve eziyet yapılamayacağı, kimsenin insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamayacağı ve 18. maddesinde de hiç kimsenin zorla çalıştırılmayacağı ve angaryanın yasak olduğu hususları öngörülür. Anayasaya göre mobbing suçtur, gerekli takibi buradan yapabilirsiniz.

* 4857 sayılı İş Kanununun “Eşit davranma ilkesi” başlıklı 5. maddesinde, iş ilişkisinde dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamayacağı yazılıdır.

“İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı” başlıklı 24. maddesinde; “İşverenin, işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söylemesi, davranışlarda bulunması” maddesinde de mobbingin haklı fesih gerekçesi olabileceği düzenleniyor.

Cinsel taciz

Kadınların işyeri ortamında isteği dışında cinsel içerikli tekliflere, şakalara, hakaretlere ve/veya bunları içeren görsel, sözlü ya da fiziksel davranışlara maruz kalmasıdır.

Cinsel taciz mağdurları kimler?

Genç, evli olmayan, düşük eğitim düzeyine sahip, işyerinde alt kademelerde görev yapan, geçici işlerde çalışan sendikasız kadınlar ile stajyerler işyerlerinde cinsel tacize en açık grup olarak tanımlanıyor.

Uygulayıcılar: Genellikle 45 yaşın üzerinde, o işyerinde uzun süre çalışmış, posta başı, yönetici ve işveren temsilcisi olan erkekler.

İşverenin sorumluluğu

Türk İş Hukukuna göre işverenin bir cinsel taciz şikâyeti durumunda sorumluluğu vardır;

Türk İş Hukukuna göre işverenin “işçiyi gözetme borcu” çerçevesinde çalışanının vücut bütünlüğünü, sağlığını ve yaşamını korumakla ve işyerinde iyi niyet kurallarına uygunluğu sağlamak gibi görevleri vardır. Bu açıdan bakıldığında işverenin çalışanlarını işyerinde gerçekleşecek cinsel tacize karşı koruması anayasal bir görevdir. Bir şikâyet olduğu takdirde işveren soruşturma başlatmalı; gerçekten iddia edildiği gibi taciz varsa şiddetine göre gerekeni yapmalıdır.

İşyerinde cinsel taciz hangi biçimler altında ortaya çıkıyor?

İşyerinde cinsel taciz farklı şekillerde ortaya çıkabilir ve pek çok kadın maruz kaldıkları davranışın taciz olduğunun farkına varamayabilir. İşyerinde cinsel tacizi şu örneklerle somutlaştırabiliriz:

“Eksik etek, saçı uzun aklı kısa” gibi kadınların toplumsal cinsiyetini aşağılayan sözler sarf etmek. İstenilmeyen dokunuşlar ve el şakaları

“Kısa etek iyi olmuş nihayet bacaklarını görebildik”, “Sen elbise giyer miydin?”gibi kadınların kıyafetleri ile ilgili sözler söylemek

Cinsel içerikli telefon konuşmaları
İstenilmeyen hediye teklifi
İstenilmeyen yemek davetleri
Dik dik ve yukarıdan aşağıya manalı bakışlar
Tekrarlayan flört teklifleri
Yanaktan makas alma
Cinsel içerikli şakalar yapmak, fıkralar anlatmak
İçinde pornografik öğeler bulunan fıkra ve fotoları elektronik posta ile yollamak
Zorla öpmeye kalkmak
Cinsel içerikli teklife cevap alamayınca şiddete başvurmak
Türk Ceza Kanununda işyerinde cinsel taciz suçtur

Türk Ceza Kanununun 105. maddesinde; bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına veya adli para cezasına hükmolunacağı, yazılıdır.

2005te TCKnin 105. maddesinin 2. fıkrasında yapılan düzenleme ile işyerinde gerçekleşen cinsel taciz eylemi hiyerarşiden ve güç eşitsizliğinden dolayı nüfuzu kötüye kullanmak kapsamında değerlendiriliyor ve aynı işyerinde çalışmanın getirdiği rahatlık da göz önünde bulundurularak cinsel taciz suçuna verilecek ceza yarı oranında arttırılıyor.

Türk İş Hukukuna göre işyerinde cinsel tacize uğrayanın kanuni hakları nelerdir?

Türk İş Hukuku işyerinde oluşabilecek cinsel tacizle ilgili ayrıntılı maddelere ve düzenlemelere sahiptir. 4857 sayılı İş Kanununda cinsel taciz eylemi hem işçiye (4857/24) hem işverene (4857/25) haklı nedenle derhal fesih hakkı veriyor. Bu kanuna göre işyerinde cinsel tacize uğrayan bir kişi;

İş yapmaktan kaçınma hakkı kapsamında çalışmayı reddedebilir,
İşçinin haklı nedenlerle derhal fesih hakkı kapsamında iş akdini feshedebilir,
Maddi ve manevi tazminat ya da devam eden bir tecavüz durumunda tecavüzün tespiti ve durdurulmasına yönelik davalar açabilir.
Şiddetin kadın açısından sonuçları
Kişisel değerlerin sarsılması
Derin bir güvensizlik
Tekrarlanacağı korkusuyla işe konsantre olamama hali
Özgüvenin sarsılması
Uykusuzluk, mide ve baş ağrısı gibi fiziksel rahatsızlıklar
Psikolojik hastalıklar, depresyon
Post travmatik stres bozukluğu
Kişisel olarak yapabilecekleriniz

Fiziksel şiddet:
* Sakin olmaya, korktuğunuzu belli etmemeye çalışın.
* Saldırgan sizi dar ve görünmeyen alanlara sıkıştırmaya çalışabilir. Onu kalabalık mekânlara çekmeye çalışın.

Mobbing:
* Çatışmaları ve yanlış anlaşılmaları anında konuşarak çözmeye çalışın.
* Bir mobbing günlüğü (defteri) tutun. Her gün karşılaştığınız yıldırma deneyimlerini buna kaydedin.
* Mobbing içeren e-postaları, SMSleri ya da mektupları delil olarak biriktirin.
* Durumu üstlerinize, işverene, varsa işyeri hekiminize yazılı olarak bildirin.
* Aile ve yakın arkadaşlarınızla konuşun.

Cinsel Taciz:
* Öncelikle kadın arkadaşlarınıza tacizi açın, işyerinde onlarla birlikte gezmeye özen gösterin.
* Cinsel tacizi deşifre edin. Tacizciyi bir tanık önünde davranışını sergilemeye itin, tanık önünde uyarın, devam ettiği takdirde kendisini şikâyet edeceğinizi söyleyin.
* Taciz telefonlarını kaydedin, notları, mesajları saklayın.
* Tacizciyi mutlaka yazılı olarak da üstlerinize şikâyet edin. Şikâyet dilekçenizi saklayın.
* Dilekçeniz dikkate alınmıyorsa, savcılığa şikâyette bulunun.
* İşyeri temsilciniz şiddete karşı mücadelenizde işyerinizde başvuracağınız ilk kişidir. Temsilcinize başvurup, durumu anlatın. Gerektiğinde sendikanızdan hukuki, psikolojik yardımlar alabilirsiniz.

Şiddetten arınmış işyerleri için taleplerimiz:
Hükümet, işyerlerini kadına yönelik şiddetten arındırmak için gereken her türlü yasal düzenlemeyi yapmalı.
İşverenler dışarıdan ve içeriden gelen kadına yönelik şiddete karşı engelleyici önlemler almakla yükümlü kılınmalı.
İşyerlerinde şiddeti takip edecek, ilk müdahaleyi gerçekleştirecek danışma merkezleri kurulmalı.
İşyerlerinde kadınları şiddete karşı güçlendirici farkındalık eğitimleri yapılmalı.
İşyerlerinde şiddetle mücadele konusunda sendika temsilcileri bilinçlendirilmeli, onlara daha fazla yetki ve söz hakkı tanınmalı.
Sendikalar işyerlerinde kadına yönelik şiddete karşı ortak kampanyalar düzenleyerek, kadın üyeleri güçlendirip, erkek üyelerde bu konuda farkındalık yaratmalı.
Sendikalar işyeri ve grup sözleşmelerini toplumsal cinsiyet açısından gözden geçirerek, işyerinde kadına yönelik şiddete karşı maddeler eklemeli.

“Unutmayalım… Kadına yönelik şiddet, kadınların temel haklarından biri olan çalışma hakkının da ihlalidir. Bu şiddet maddi temelini, iş ortamlarında hâkim olan erkek egemenliğinden, kadınlar aleyhine işleyen güç ilişkilerinden alır.

“İşyerindeki şiddeti bertaraf etmek için, kadınları güçlendirici ve erkek egemenliğini zayıflatıcı bütünlüklü politikalar geliştirilmelidir. Kadına yönelik şiddetin temeline inmeden, önlemleri, panik butonu, kelepçe vs. gibi teknik takip düzeyine indirgeyerek şiddetle mücadele edilemez.

“Şiddetten arındırılmış işyerleri için sendika teminatımızdır…”

Kaynak: Bianet

Şunlar İlginizi Çekebilir...