İstanbul Bostancı’da dün bir ev işçisi kadın, temizlik yapmak için gittiği
evin camını silerken düşerek hayatını kaybetti. Rukiye Şimşek, 42 yaşında
ve 2 çocuk annesiydi…
Temizliğe gittiği evlerde cam silerken düşerek hayatını kaybeden bu kaçıncı kadın?
Ev İşçileri Dayanışma Sendikası’nın 2011’de açıkladığı verilere göre 51 ev işçisi
kadın gerekli önlemler alınmadığı için hayatını kaybetti, 400’den fazla ev işçisi kadın taciz ve tecavüze uğradı, 3000 ev işçisi kadın da iş kazası geçirdi.
Ev işçileri örgütleniyor, bütün bu hak ihlallerine karşı mücadele sürdürüyor. Ancak, talepleri görmezden geliniyor. Rukiye Şimşek için, “İş cinayeti sonucunda aramızdan kopartılan bir kadın,” diyen İmece Kadın Sendikası‘ndan Serpil Kemalbay, “Önlenebilir nedenlerden kaynaklandığı için bunları iş cinayeti olarak adlandırıyoruz,” diyor.
Ev işçilerinin yaşadığı iş kazalarının önlenmesi için devletin ve işverenin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini söyleyen Serpil Kemalbay şunu da ekliyor: “Şu anda ev işçilerinin çalışma koşulları allaha emanet bir durumda. İşçi olarak görülmedikleri için bu kazalar ve cinayetler önlenebilir değil. Devlet bunu kabul etmiyor ki, yasal yükümlülüğü olmayan işveren ne yapsın?”
Ev hizmetlerinde çalışanlar 4857 sayılı İş Kanunu ve 2012’de yürürlüğe giren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanununda “istisnalar” kapsamında geçiyor. Kemalbay ev işçilerinin yasal statüde olması için öncelikle iş kanunu kapsamında işçi, çalıştıkları evlerin de işyeri olarak tanınması ve İş Sağlığı ve Güvenliği kapsamına alınmaları gerektiğini vurguluyor.
Öte yandan, son dönemde ev işçilerinin sigorta pirimlerinin yatırılmasının teşvik edileceğine dair açıklamalar duyuyoruz. Kemalbay, bu düzenlemenin olumlu ancak yetersiz olduğunu söylüyor. “Var olan yasada ev işçilerinin sigortalanması için işverenin bulunduğu ildeki Sosyal Güvenlik Kurumuna giderek başvuruda bulunması ve kayıt açtırması, her işçi için bu işlemi tekrarlaması gerekiyordu; dolayısıyla kimse bunu yapmıyordu. Şimdi işverenin evden bu işlemi yapabilmesine yönelik kolaylaştırıcı düzenlemeler yapılması, sigorta pirimlerinin teşvik edilmesi olumlu, ancak yeterli değil; çünkü bu yasa kapsamında olmak iş yasası kapsamında olmak anlamına gelmiyor. Ayrıca, pirimlerin hepsinin devlet tarafından karşılanması gerekiyor,” diyor Kemalbay.
Çalıştığı evdeki camları silerken düşerek hayatını kaybeden Fatma Aldal davasında, mahkemeye sunulan iş müfettişi raporunda Fatıma Aldal işçi olarak geçmiş, ev sahibi S.Ö. “taksirle öldürme” suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Kemalbay bu davaya dair yürüttükleri kampanyanın görünürlüğü arttırdığına dikkat çekerek ev işçilerinin mücadelesinin devam edeceğini söylüyor. Şu anda sayılarının 400 bin civarında olduğu bilinen ev işçilerinin insana yaraşır iş ve sosyal güvenceye kavuşturulması gerektiğini vurguluyor.